Ayrılma kararını kimin verdiği önemli olmaksızın ikiniz ayrılıyorsunuz. Anında panikliyorsun, kovalamaya, yalvarmaya, telefon etmeye, taciz etmeye, email atmaya, stalklamaya başlıyorsun. Tamam hepsini yapmayabilirsin ama bunlardan bir tanesi garanti yaptığına adım gibi eminim. Çoğumuz bu aşamada bizi 3 ay sonra geriye dönüp baktığımızda pişman edecek bu hareketleri yapıyor.
Kilo kaybediyorsun. Kendini, evini, hatta ve hatta işini ihmal ediyorsun. Arkadaşlarını ve aileni ayrılık hakkında devamlı konuşarak çıldırtıyorsun.( Ne kadar istekli gibi görünseler de unutma kimse kimsenin derdini dinlemek zorunda değil. Özellikle milletin kendi sorunları var iken. Kendi sorununu kendin halletmeyi öğren.) Ağlıyorsun. Hayatının daha o " Özel insanı" barındırmayabileceğini idrak edemiyorsun, katlanamıyorsun. O kişiyi bir temele koyuyorsun ve o kişi senin beyninde her şeye gücü yeten, her şeyi kapsayan ,kısacası herşey oluveriyor.
Kendini "Dünyadaki en iyi insan" ile bir ilişkiyi batıran bir ezik olduğuna ikna ediyorsun. Hiç kuşkusuz BİLİYORSUN ki bir daha ASLA böyle sevemeyeceksin. Yine biliyorsun ki karşına asla onun kadar mükemmel biri daha çıkmayacak. Dünyanın görmesi için üzgün bir surat giyiyorsun. Eski sevgili ise geri dönmeme veya karar değiştirmeme konusunda kararlı kalıyor. Bazıları ise direktman yeni ilişkilere kurbağalama dalıyor ve başkalarıyla "özel" oluyor. Bu tarz atlamalar yapan kişi, seni sadece yeni model ile "değiştiriyor" gibi görünüyor. İkinizin beraber yaptığı her şeyi, şimdi başkasıyla yapıyor.(Bowling, sarılmak, televizyon izlemek, bisiklet sürmek vs. vs.). Birlikte her ne yaptıysanız, o beraber yaptıklarınızı yeni birisiyle yapmaya başlayacak.
Bazı zamanlarda o ve yeni hayatı hakkında haber alıyorsun. Yeni hayatı hakkında küçük bir kırıntı duymak için bile çaresizsin. Bir çoğumuz burada işleri manipüle etmeye çalışarak daha da beter yapıyor. Ancak buna rağmen tabi ki de bizden hastalıkmışız gibi uzak duruyor o eski sevgili :)
Ayrılıp da hala ilişkiyi kesmeyen kişilerdensen, sen de kendini kısa(ağırdan) satmaya başlıyorsun. Hatta belki de onları cezbetmeye çalışıyorsun..
Panik modundaki sen, internette "ayrılmalar", "boşanma durdurma" veya her neyse bu gibi şeyler araştırıp duruyorsun. Bir siteye rastlıyorsun, tavsiye için para verdiğin bile oluyor çünkü sen meraklısın. Aramaların sırasında bu bok gibi şeyleri her aşamasında defalarca yaşamış olan bizleri buluyorsun.
Hunharca paylaşımlara göz gözdiriyorsun forumlarda. Paylaşımlar arasında "eski sevgililerini geri kazanan" kişilerin yaptıklarını bir umutla okuyorsun. Sitede sürekli vakit geçiriyorsun. Kitaplar okuyorsun ve düşünüyorsun ki "Ah ben bunu yapabilirim, bu kişiyi geri kazanabilirim.". Bunun üzerine "No-contact"(İlişki kesme) yöntemine başlıyorsun. Bazılarımız için bu yöntem uygulanan kişiden bir tepki alır. Geri kalan için ise "No-contact", ne alacağın ve ne vereceğin olarak kalmaya devam ediyor ve edecek.
Zaman geçiyor. Bazı aptal şeyler yapacaksın. Aramaman gerekirken arayacaksın. Çok içtiğin zaman arayacaksın. Hatta o dolaştığın tavsiye forumlarındaki 50 kişinin sana aramamanı söylemesine rağmen arayacaksın. Kapısına kadar gideceksin, kendinden hep nefret edeceksin. Ve ardından o forumlara geri gelip herkese neden bu şeyi yaptığın için bu kadar aptal olduğunu soracaksın.
Ardından "No-contact" olayında ciddileşeceksin. Bu acıtacak ama buna bağlı kalmaya çalışacaksın. İşte çoğu kişi için dönüm noktası. Hala eski sevgilileriyle iletişim halinde olanlar için "No-contact" onları ya senin etrafında meraklı bir şekilde dolandıracak ya da başka bir yerde arkadaşlarına ilişkiyi kestiğin için mutluluktan beşlik çakacak.
İşte şimdi zor zaman. Zamandan başka hiçbir şey burada işe yaramıyor. Her gün kalbindeki acı az az azalacak. Bu azalan acı değeri toz tanesinden küçük olsa bile. Ama her gün çok yavaş olarak daha iyiye gidecek. Terslikler yaşayacaksın. Ona tesadüfen rastlayabilirsin. Onunla olan ve ondan bahseden ortak arkadaşlarınıza rastlayabilirsin. Onu yeni "arkadaşıyla" görebilirsin. Ondan ilişki istemediğini ancak arkadaş kalmak istediğini içeren bir mesaj veya telefon alabilirsin.
İşte bir tane daha önemli bölüm.
Gerçekten oturmalısın ve dürüstçe geçmişteki ilişkiye bakıp, ilişkinin ölümüne yardım etmek için ne yaptığını anlamalısın. Eğer bu bölümü kaçırırsan, bütün acıları bir hiç uğruna yaşarsın, çünkü değerli okuyan o forumlara tekrar döneceksin emin ol. Bu yazılar sana seni öğretmek için. Sana nasıl daha iyi bir partner, daha iyi bir insan olunur öğretmek için. Bu dersi kaçırman bütün süreç için zararlı olur. Bu bunları yaşamanın NEDENİ. Tanrı, evren veya artık güç olarak yüksek ne varsa senin KENDİN hakkında bir şey öğrenmeni istedi. Bu dersi kaçırma.
Bir gün güleceksin çünkü eve geldiğinde hemencecik mesajlarını kontrol etmediğin için. Ve bir gün evinde biriken gübreyi temizlemeye karar vereceksin. Ve bir gün dışarı çıkacaksın ve evrene sende sahip olduğunu düşündüğün kontrolü teslim ettiğini itiraf edeceksin.
Ve bir gün bir daha ilişkiye girmeye karar vereceksin.
Ve bir gün ilk buluşmana gideceksin. Büyük ihtimalle felaket geçecek ve ardından ya kendini ilişkiye devam etmeye zorlayacaksın veya ilişkiye girmeye hazır olmadığına karar verecek ancak insanlar arasında tekrar yer almaya hazır olduğuna karar da vereceksin. Çoğunuz eski sevgiliniz ile çabuk barışmalar yaşayacak. Çoğunuz yaşamayacak. Fakat bir gün bu çok fark etmeyecek. Çünkü zaman sana kendini eski sevgilini dakikalar ve saatler içinde düşünmeden giderken yakalamana izin verecek. Ve o kişisiz yaşamın hakkında düşünmeye başlayabileceksin. Ve çoğumuz için, maalesef, hayat o kişi olmadan geçecek. Bu bir gerçek okuyanlar. Umutlarınızı Allahu ekber dağlarına fırlatmak istemiyorum fakat büyük ihtimalle o forumlardaki insanların yüzde 3 ünden azı eski sevgilileri ile bir araya geliyor. Ayıltıcı değil mi?
Fakat, o forumların önerdiği üzere, gerçekten iyileşmeye veya eski sevgilini kendine çekmeye başlamadan önce bunu kabullenmelisin. Eski sevgilisiyle kavuşan şanslılar için, çoğu, öngördükleri cennetin aslında gerçeklikle alakası olmadığını ve zamanında altın olarak düşündüklerinin şimdi kirlenmiş altın olduğunu bulacak. Fakat çoğu kalıp işleri yürütmeye çalışır çünkü bu rahat hissettirir veya gerçekten şanslılarsa onların kaderindeki kişidir. Fakat coğumuz için hayat devam ediyor. Bir gün kendini saçma bir şeye gülerken bulacaksın ve kendi kendine daha iyiye gidiyorum diye düşüneceksin.
Tahmin ediyorum ki burada iletmeye çalıştığım şey, her durumun eşsiz olmasına karşın, yaşadığımız çoğu durumun karakteristikleri aynı. Çoğumuz burada yazan şeylerin en az bir tanesini yaşayacak veya yaşadı. Yani biri sana zaman atlatmana yardım edecek diyorsa ona inan. Sana "Bana inan, her şey daha iyi olacak ve acı geçecek." diyorsa ona inan. Ve sana iyi bir tavsiye verdikleri zaman, beynin anlıyor ancak kalbin reddediyorsa, bir saniye dur ve tepki vermeden düşün.
İleride keşke yapmasaydım diyeceğin bir şeyi şimdi yapmadığın için kendini paralayıp durma. HEPİMİZ BİR ZAMAN VEYA BAŞKA ZAMAN YAPTIK. Kendine nazik ol. Kendini affedici ol. Ve çoğu zaman hatırla ki mutlu bir tek olmak bir alternatif. Halk(society) senin kafana "BİR EŞİN OLMALI" diye soksa bile, iyileşmek için biraz kendine zaman ayır. Dışarıda sevilecek çok iyi insan var. Ama dışarıya sevgi, aşk hakkında kalbin kırık gitme. Gerçekliği kabul et. Acıyı deneyimle. Dersini al. İyileşmeye çalış. Eski sevgilinle tanışmadan önceki kişiyi hatırla ve o kişi olmaya çalış. O kişiye geri dön ancak hatasını düzeltecek kişi olarak dön ve merak etme evren gerisini halledektir. ;)
